1)Teknostres   nedir? 

A)Duygusal çöküntü hali

B)modern insanların teknolojiye karşı tepkisini ve teknoloji etkisiyle yaşadığı istenmeyen değişimler

C)şizofren belirtisi

D)Alkol kullanımının ilk aşaması

E)İlkel insan hayatına özenen ama buna ulaşamayan insanın ruh hali

              2)teknostresten kimler etkilenir?

A)Teknoloji kullanıcıları

B)Çocuklar

C)Ev hanımları

D)Gençler

E)Herkes

                3)Teknostresin etkisini azaltmak için hangisi yapılmamalıdır?

A)Teknolojiden uzak durmak

B)Teknolojyle sağlıklı ilişkiler geliştirmek

C)Teknolojinin farkında olmak

D)Teknolojinin stres yaptığı gerçeğini kabul ederek insan ilişkilerine önem vermek

E)Teknolojiyi neden,ne zaman,ne süreyle kullandığını düşünmek

               4) Teknostresin ev yaşantısına yansıması nasıldır?

A)Aile çok mutludur

B)Aile birbirinden kopuktur

C)Ebeveynler şiddete yönelirler

D)Maddi olarak aile çöküşe girer

E)Aile durumdan hiç etkilenmez

          5)Hangisi teknostrese yakalanma nedeni değildir?

A)Teknolojiyi bilinçsiz kullanma

B)Uzun süreçlerle ve aralıksız kullanma

C)Edinilen bilgileri analiz etmeden yenilerini alma

D)Sosyal ilişkilerin zayıflaması

E)Doğru bilgiye ulaşma

        6)Teknostres ağırlıklı olarak kimlerde görülür?

        7)Teknostres hangi aşamada gerçekleşir?

        8)Teknostres en çok hangi ülkelerde görülür?

        9)Teknostresin tedavisi var mıdır?

       10)Teknostresin belirtileri nelerdir

       11)Teknostres durumunu  yaşamamak için teknolojiden uzak durulmalı mıdır?

       12)Teknostres gelişen teknolojiden mi yoksa yanlış teknoloji kullanıcılarından mı kaynaklanır

 Teknostres: Çağımızın Sıkıntısı

Teknolojinin sunduğu olanakların yük haline gelmemesi için kişinin sağlıklı sınırlar geliştirmeyi öğrenmesi şarttır. Bunun için ilk adım farkındalıktır.

Teknostres: Çağımızın Sıkıntısı

Cep telefonları, bilgisayarlar, fakslar, çevredeki diğer teknoloji ürünleri… Günümüzde pek çok kişi kesintisiz bir biçimde “bağlı”, “bağlantıda” “veya “hatta”. Tatile bile bilgisayarla çıkılıyor. İşin tuhafı bu durum, gerekli ve doğalmış gibi yaşanıyor. Oysa yaygınlığına ve hayatı kolaylaştıran özelliklerine karşın teknolojik ürünler belirli bir ölçüde stres yaratır. İş ve özel hayat sınırlarının giderek bulanıklaşması ise bu stresi daha da arttırır. 

Teknostres nedir?

Dr. Michelle Weil ve Dr. Larry Rosen adlı psikologların geliştirdiği bir terim teknostres. Modern çağ insanının teknolojiye karşı tepkisini ve teknoloji etkisiyle yaşadığı istenmeyen değişimleri kapsıyor. Bunlar sıkıntı veren fiziksel, sosyal ve duygusal alanlardaki belirtiler olabileceği gibi kişinin tavır ve tutumlarındaki değişiklikleri de içine alır. Teknolojik ürünlerin cazibesine kendisini çok fazla kaptıran insan asıl ihtiyaç ve amaçlarını unutabildiği gibi diğer kişilere karşı da duyarsızlaşabilir. 

Teknostresin belirtileri nelerdir? Teknostres nasıl etki eder?

Teknolojinin sağladığı kolaylıklar bize pek çok işi aynı anda yapma imkanı sunar. Evdeysek, mikrodalga fırında akşam yemeğini pişirirken telefonda konuşabilir, bir yandan e-posta gönderebilir, çamaşır makinesine kirlileri doldurabilir, iş için bir çıktı alabiliriz. Bütün bunları yapabildiğimiz için bu tempoyu her gün sürdürürüz. Ancak beynimiz, bazen de vücudumuz bir süre sonra tepki verir. Unutkanlık, net düşünememe, rahat ve dinlendirici bir uykuya dalamama veya yorgun uyanma gibi stres belirtileri başlar.

Bazı durumlarda teknoloji kullanıcısı farkında olmadan değerlendirme ve tutumlarında değişiklikler yaşar. Teknolojiyi yüceltme eğilimindeki kişiler kendi zekâ ve hızlarını küçümseme, kendilerini yeterince etkin ve yetkin hissetmeme eğiliminde olabilirler. İşkolik kişiler günün her saatinde tatilde bile iş takibini sürdürebilmektedir. Tam anlamıyla bir dinlenmeye gerek görmeden zihinlerini sürekli işle meşgul edebilirler. Bu durum belirli bir süre için kişisel haz ve yetkinlik hisleri yaratsa bile, fiziksel – ruhsal sağlık ve kişilerarası ilişkiler açısından olumsuz sonuçlar doğurabilir.

Teknostres kimleri etkiler? Bilgisayarı ve İnterneti iyi kullanamayan kişileri mi?

Araştırmalara göre nüfusun %85’i teknoloji stresinden etkileniyor. İşin ilginç kısmı, teknoloji kullanımında sorun yaşamayan, teknolojinin sağladığı konfor ve imkanlardan faydalanan pek çok kişi bile bir süre sonunda gerginlik, engellenme hissi ve bunaltı yaşıyor. Problem yalnızca İnternet ve bilgisayarla sınırlı değil. Satın alsak da almasak da teknoloji çok yaygın, günlük hayatın her yerinde, dolayısıyla da kaçınılmaz. Pek çok kişi de, bu yaygınlığa karşı bir tepki yaşıyor ki bu da teknostres.

Teknostres ev hayatını nasıl etkiliyor?

Ailelerde bireyler birbirinden ayrı, herkes kendi teknolojisiyle meşgul. Anne yemek hazırlıyor, telefonla konuşuyor, çocuklardan biri bilgisayarda sosyalleşiyor, en küçüğünün elinde Nintendo var. Baba eve geldikten sonra o da bilgisayarla ilgileniyor. Genellikle çocuklar ebeveynlerinden daha fazla bilgisayar teknolojileri bilgisine sahip görünüyor. Pek çok ailede ebeveyn- çocuk arasında olması gereken güç dengesinin değişime uğradığı ve iletişim kopukluğunun yaşandığı biliniyor.

  

Teknostres için ne yapılabilir? Teknoloji kaçınılmaz değil midir?

Sorunun çözümü teknoloji karşıtı olmak değildir. Farkına varılması gereken durum teknolojinin bireyin kendisi ve hayatı üzerindeki olumsuz etkileridir, yani teknostrestir. Teknolojinin sunduğu olanakların yük haline gelmemesi için kişinin sağlıklı sınırlar geliştirmeyi öğrenmesi şarttır. Bunun için ilk adım farkındalıktır. Teknolojinin kişisel, aile ve iş hayatında nasıl stres yarattığını anlamak gerek. İkinci adım da, teknolojinin ne amaçla kullanıldığının bilincinde olmak gerekir. Bazı durumlarda teknoloji kullanımı var olan problemlerden uzaklaşma amacına hizmet eder. Amaç, teknolojinin hakim olduğu bir dünyada sağlıkla, insanca yaşamayı sürdürebilmektir. Bu nedenle kişi teknolojiyi ne zaman, ne kadar süreyle, ne için kullanacağı konusunda belirli kararlar alıp uygulayabilir, teknolojinin hayatındaki yeri konusunda denetim geliştirebilir.

Selen Fehimoğlu
Uzman Klinik Psikolog

                İnternet kullanıcıları bilgi yorgunu
Gelişen teknoloji insanların bilgiye daha hızlı ulaşabilmesini sağlıyor. Özellikle internet yoluyla aşırı bilgi yüklenen bazı bireylerde, yüklendikleri bu bilgiyi beynin yeterince analiz edemeyişi sonucu rahatsızlıklar ortaya çıkıyor. “Bilgi zehirlenmesi” ve “Bilgi yorgunluğu sendromu” gibi isimler verilen bu duruma gelin yakından bakalım! Teknolojik gelişmelerle birlikte internet ve televizyon gibi iletişim araçları hayatımızın ta içine kadar girdi. Bu araçları kullanarak istediğimiz bilgiye hızla ulaşıyoruz. Ancak, insanoğlunun hızla bir çok bilgiye ulaşması, bizi yoğun bir bilgi bombardımanıyla karşı karşıya bırakıyor. Aradığımız konuya ilişkin önümüze çıkan 1000’lerce sayfa “bilgi” kafa karışıklığımızı artırıyor. Hangi bilginin doğru, hangisinin yanlış olduğuna karar vermekte güçlük çekiyoruz çoğu zaman. Aslında karşımıza çıkanların bir çoğunun gerçek manada “bilgi” olup olmadığı bile tartışılır.. “Bilgi zehirlenmesi”, “Tekno-stres” ve “Bilgi yorgunluğu sendromu” gibi kavramlarla karşımıza çıkan bu sorun, Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (OGÜ) Teknoloji Araştırma Merkezi (TEKAM) Müdürü Prof. Dr. Muammer Kaya’ya göre, insanların bağışıklık sistemini zayıflatarak hasta ediyor. Olay ve bilgilerin, zihnimizdeki hızlı akışı, yarattığı karmaşa arttıkça, insan beyni bunu kaldıramıyor ve bilgiyi analiz gücü kırılıp beyin adeta felce uğruyor! Bu durumun nedeni ise, insan beyninin, bilgisayar gibi “multitask” yani aynı anda birden çok işlemi yapacak şekilde tasarlanmamış oluşu. Beyine aşırı yük biniyor Bilgi zehirlenmesinin bir etkisi de yaratıcılığı baskı altında tutmasıdır. Büyük çoğunluğu doğrulanmamış yoğun bir enformasyonla karşı karşıya kalan birey, bu bilgilerin hangisinin doğru hangisinin yanlış olduğunu kavramakta zorluk çeker. Beyine fazla yüklenme nedeniyle insan vücudunda, genellikle “hazımsızlık, kalp rahatsızlığı ve hiper tansiyon” gibi hastalıkları meydana geliyor. Prof. Dr. Muammer Kaya, “Aşırı bilgi yükünün, nefret ve iş veriminin tehlikeye düşmesine yol açtığı unutulmamalı” uyarısında bulunuyor. Uzmanlara göre, insan beyninin ve yeteneklerinin sınırlarının zorlanmaması gerekiyor. Öte yandan tekno-stres ve aşırı bilgi yüklenmesinden kaynaklanan problemlerin sadece teknolojiyle değil, insanların psikolojisiyle de ilişkisi bulunduğu unutulmamalı. Aşırı enformasyon ve veri bombardımanının vücutta olumsuz etki yapmasında, teknolojilerin fazla veya yanlış kullanımı büyük rol oynuyor. Bilgilerin etkin olmayan sunumunun sakıncasına dikkat çeken Prof. Dr. Muammer Kaya, internetin birçok bilgiyle dolu olduğunu ancak insanların buradan ya tam aradıklarını bulamamaktan veya çok fazla bulmaktan şikâyet etmekte olduklarını söylüyor. Eleştirel düşünmeyi öğrenmemiz gerek Yapılan araştırmalara göre ortalama bir insanın bir günde öğrendiği bilgi 17. yüzyılda yaşayan bir insanın bütün yaşamı boyunca bildiğinden fazladır.

    TEKNOSTRES

Televizyon denen cihaz
Vakit alıyor bir sürü
Zannetmeyin etkisi az
İnsanı yapıyor sürü

Araştırmalara göre
Ortalama altı saat
Ne ahlak var nede töre
Vallahi yayınlar sakat

Amerikalılar koymuş
Adını "altal kutusu"
Kendileri çoktan doymuş
Bize verir kuş uykusu

Kurgulanmış hayatları
Özendirip duruyorlar
Süslü evleri, yatları
Can evinden vuruyorlar
 

Gerçekse tamamen farklı
İç çekişme kaçınılmaz
Olsam ne olacak haklı
Maalesef duyan olmaz

İhsan POLAT 04.01.2010 İspir

                                                                                                                                                 TEKNOSTRES

Teknofobi ve teknostres bir çok çalışmada birbiri yerine kullanılmış ve temelde bilgisayar başta olmak üzere yeni teknolojileri kullanmak istememe, bundan kaçınmaya dönük davranışlar anlamında ele alınmıştı.Teknolojiye uyum sağlayamamaktan doğan, modern bir adaptasyon hastalığıdır". Belirtileri; sinirlilik, insanlara karşı kaba davranışlar sergileme şeklinde kendini gösterir.Teknofobi kavramı da benzer anlamlar içermekle birlikte, teknolojik ve karmaşık cihazlardan özellikle de bilgisayarlardan hoşlanmama ve kullanmaktan kaçında  olarak tanımlanmaktadır.